Gazze’deki hükümetin Medya Ofisinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in son 48 saatte yardım bekleyen Gazzelilere yönelik düzenlediği saldırılara ilişkin bilgi verildi.
Açıklamada, “İsrail işgal ordusu, 48 saat içinde, mübarek ramazan ayının kutsallığını aleni ve korkunç bir şekilde ihlal ederek, yardım dağıtım merkezlerine, sivil vatandaşlara ve buralarda çalışan kişilere karşı 5 katliam ve suç işledi.” ifadelerine yer verildi.
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentinde, Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansına (UNRWA) bağlı bir yardım dağıtım merkezini bombalayarak 5 kişinin ölümüne neden olduğu belirtilen açıklamada, “Son iki günde bu acımasız ve canice katliamlar sonucunda şehit sayısı 56’ya ulaşırken, 300’den fazla kişi de yaralandı. Gazze Şeridi’nde giderek derinleşen soykırım suçundan, açlık ve kıtlık savaşından tamamen ABD yönetimini, uluslararası toplumu ve İsrail işgalini sorumlu tutuyoruz.” denildi.
Ölü, yaralı, kayıp ve alıkonulan 110 binden fazla insanın hayatına mal olan bu saldırıları durdurmak için özgür dünyanın tüm ülkelerinden İsrail’e baskı yapması istenen açıklamada, çok geç olmadan kıtlığın derhal durdurulması, kara geçişlerinin açılması, yüzbinlerce tonluk yardım malzemesinin ulaştırılması ve mübarek ramazan ayına denk gelecek şekilde derhal teslim edilmesi çağrısı yapıldı.
İsrail ordusunun, bu sabah Gazze Şeridi’nin Kuveyt Kavşağı yakınında yardım tırlarını bekleyen Filistinlileri hedef alan saldırısında 20 kişi ölmüş, 155’den fazla kişi yaralanmıştı.
İsrail ordusunun, 29 Şubat’ta da Gazze kentinin güneyinde, Gazze Şeridi’ni kuzeyden güneye bağlayan Reşid Caddesi üzerindeki Nablusi Kavşağı’nda insani yardım bekleyen Filistinlileri bombalayarak ve ateş açarak hedef alması sonucu 118 kişi öldürülmüş, 760 kişi yaralanmıştı.
İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 13 bin 500’ü çocuk, 9 bini kadın olmak üzere 31 bin 490 Filistinli öldürüldü, 73 bin 439 kişi yaralandı.
Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.